Doktorların Yüz Karası Söylemi Hakaret midir?
Yargıtay 4. Ceza Dairesi
2020/30293 E. , 2023/15562 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret
Sanık hakkında tehdit suçundan neticeten hükmolunan 500 TL adlî para cezasına ilişkin mahkûmiyet kararının, tür ve miktarları itibarıyla 5320 sayılı Kanun’un geçici 2 nci maddesi uyarınca kesin nitelikte bulunduğu anlaşılmıştır.
Sanık hakkında hakaret suçundan kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 nci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir sebeplerin bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen incelemeye konu Yerel Mahkeme Kararı ile sanık hakkında;
A. Tehdit suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 106 ncı maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesi, 62 nci maddesi ve 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca neticeten 500 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına,
B. Hakaret suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 125 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi, 62 nci maddesi ve 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 6.080 TL adli cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteğinin, kararın bozulması talebine yönelik olduğu belirlenmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanığın rahatsızlığının, doktor olan şikâyetçinin uyguladığı tedavi sonucu iyileşmemesi üzerine şikâyet amaçlı İçişleri Bakanlığı’na yazdığı dilekçe içeriğinde “Bana yapılanı asla yapanın yanına bırakmam… Bugünden itibaren doktorun anlayacağı dilden konuşmaya onu da bülbül gibi konuşturmaya karar verdim…. Ben bu kötünün hakkından tek başıma gelmeyi de bilirim… Onu benden saklandığı …nin yedi kat dibine de kaçsa çıkarıp, yaptıklarının hesabını sormazsam onun kadar aciz ve namerdim… O insanların ve doktorların yüz karası…” sözleriyle kamu görevi yapan şikâyetçiye yönelik hakaret ve tehditte bulunduğu, Yerel Mahkemece kabul olunmuştur.
IV. GEREKÇE
A. Tehdit Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Hükmün tür ve miktarı itibarıyla 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 31.03.2011 tarihli ve 6217 sayılı Kanun’un 26 ncı maddesi ile 5320 sayılı Kanun’a eklenen geçici 2 nci maddesi uyarınca kesin nitelikte bulunduğu anlaşılmakla, sanığın temyiz isteğinin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
B. Hakaret Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kişilere yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövme fiilini oluşturması gerekmektedir.
Olay günü sanığın yazdığı dilekçe içeriğinde yer alan “Bana yapılanı asla yapanın yanına bırakmam… Bugünden itibaren doktorun anlayacağı dilden konuşmaya onu da bülbül gibi konuşturmaya karar verdim…. Ben bu kötünün hakkından tek başıma gelmeyi de bilirim… Onu benden saklandığı …nin yedi kat dibine de kaçsa çıkarıp, yaptıklarının hesabını sormazsam onun kadar aciz ve namerdim… O insanların ve doktorların yüz karası…” şeklindeki ağır eleştiri niteliğindeki sözlerinin, mutabın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmaması nedeniyle hakaret suçunun yasal unsurlarının somut olayda oluşmadığı gözetilmeden yetersiz gerekçeyle sanığın mahkûmiyetine karar verilmesi,
Nedeniyle hukuka aykırılık görülmüştür.
V. KARAR
A. Tehdit Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Gerekçe bölümünde (A) bendinde açıklanan nedenle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanığın temyiz isteminin, 1412 sayılı Kanun’un 317 nci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle REDDİNE,
B. Hakaret Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Gerekçe bölümünün (B) bendinde açıklanan nedenle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
01.03.2023 tarihinde karar verildi.