Avukat Bozuntusu Söylemi Hakaret midir?
- Haciz için gelindiğinin söylenmesi üzerine sanığın iş yerinin kendisine ait olmadığını, oğluna ait olduğunu söyleyerek haciz işlemine karşı çıktığı, iş yerinin sanığa ait olduğu düşüncesiyle haciz yapılacağının söylendiği, buna sinirlenen sanığın ” İşlem yapamazsınız, içeri giremezsiniz.” diyerek katılan avukata “Avukat bozuntusu, sen kimsin lan.” şeklinde onur ve saygınlığını rencide edecek biçimde hakaret ettiği Yerel Mahkemece kabul olunmuştur.
- Yargılamaya konu somut olayda; sanığın katılana yönelttiği sözlerin, katılanın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu ve hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, yasal olmayan ve yerinde görülmeyen gerekçeyle mahkumiyet kararı verilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.
Yargıtay 4. Ceza Dairesi
2022/16510 E. , 2023/13396 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hakaret
Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen incelemeye konu Yerel Mahkemenin kararı ile sanık hakkında hakaret suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 125 inci maddesinin birinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının (a) bendi, 62 nci maddesi ve 53 üncü maddesi ve 58 inci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına ve sanığa verilen cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.
Tebliğnamede hakaret suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün onanması yönünde görüş bildirilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz isteğinin, tanıklar … ve …’nun beyanları ile dosyadaki gelişmeler ve sanık savunmasının uyumlu olduğuna ancak Mahkemenin bu hususu değerlendirmediğine, 5237 sayılı Kanun’un 129 uncu maddesinde düzenlenen ceza indiriminin Mahkemece düşünülmediğine, borçluya ait iş yerine veya meskene gidilmeden doğrudan borçlunun oğlunun çalıştırdığı ve borçla hiç ilgisi olmayan iş yerine gidildiğine ve haksız, usulüne uygun olmayan icra işlemi yapılmaya çalışıldığına, bu durumun sanık lehine hafifletici neden olarak değerlendirilmesi gerektiğine, sanığın ileri derecede şeker hastası olduğu hususunun değerlendirilmediğine, sanığın önceden işlediği suç, gerek işlendiği süre, gerek mahiyeti itibariyle bu dosyada etkili olmaması gerektiğine, sanığın lehine olan hükümlerin ve 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin gözetilmediğine, sanığın sarf ettiği sözlerin hakaret değil eleştiri olduğuna, vesaire, yönelik olduğu belirlenmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
1.Katılanın … İcra Müdürlüğünün 2008/2141 Esas sayılı dosyasında alacaklı vekili olarak olay tarihinde haciz için icra memuru ile birlikte sanığın … mah. … sokak No:… sayılı iş yerine haciz için gittikleri, yanlarında güvenlik için bir polis memurunun da refaketçi olduğu, haciz için gelindiğinin söylenmesi üzerine sanığın iş yerinin kendisine ait olmadığını, oğluna ait olduğunu söyleyerek haciz işlemine karşı çıktığı, iş yerinin sanığa ait olduğu düşüncesiyle haciz yapılacağının söylendiği, buna sinirlenen sanığın ” İşlem yapamazsınız, içeri giremezsiniz.” diyerek katılan avukata “Avukat bozuntusu, sen kimsin lan.” şeklinde onur ve saygınlığını rencide edecek biçimde hakaret ettiği Yerel Mahkemece kabul olunmuştur.
2.Sanık her aşamada üzerine atılı suçlamayı kabul etmediği yönünde savunma yapmıştır.
3.Katılan ve icra memuru tanık …’ın her aşamada oluşa ilişkin istikrarlı ve birbiriyle uyumlu anlatımlarının bulunduğu belirlenmiştir.
4.Tanıklar … ile …’nun her aşamada istikrarlı, birbirleriyle ve sanık savunmasıyla uyumlu anlatımlarda bulundukları anlaşılmıştır.
5.Katılanın beyanları ile uyumlu olan polis memuru …, katılan ve icra memuru tanık … tarafından 03.03.2015 tarihli saat 14.50’de tanzim edilen tutanak ile aynı gün saat 15.15’de tanzim edilen haciz tutanağı dava dosyasında mevcuttur.
6.Suça konu olaya ilişkin güvenlik kamera görüntüsü izleme tutanağında güvenlik kamera sisteminin ses kayıt özelliğinin bulunmadığının tespit edildiği anlaşılmıştır.
7.Sanığa ait adlî sicil kaydı dava dosyasında mevcuttur.
IV. GEREKÇE
Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye yönelik olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kişilere yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref, ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövme fiilini oluşturması gerekmektedir. Yargılamaya konu somut olayda; sanığın katılana yönelttiği sözlerin, katılanın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu ve hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, yasal olmayan ve yerinde görülmeyen gerekçeyle mahkumiyet kararı verilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
22.02.2023 tarihinde karar verildi.