Mirasın Reddi – İcra Takibi Borca İtiraz

Mirasın Reddi – İcra Takibi Borca İtiraz

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi         

2022/10037 E.  ,  2023/2678 K.

“İçtihat Metni”




MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi
HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul … 23. İcra Hukuk Mahkemesi

Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinde, borçluların mirasın reddi nedeniyle borca itirazı üzerine yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince itirazın kabulüne, takibin borçlular yönünden durdurulmasına karar verilmiştir.

Kararın alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I.İTİRAZ
1.Borçlular itiraz dilekçesinde; Fatma, Ayşe ve Yusuf’un 09.03.2016 tarihinde mirası reddettiklerini, diğer mirasçı …’ın ise dava tarihinden yaşı küçük olduğundan mirası ret edemediğini, ancak 11.07.2017 tarihinde mirasın hükmen reddi davası açtığını ve bu davanında 06.03.2020 tarihinde sonuçlandığını, terekenin borca batık olduğunun tespitine karar verildiğini ileri sürerek takibin iptalini talep etmişlerdir.

II. CEVAP
Alacaklı cevap dilekçesinde; taraflarınca reddi miras olgusunun bilinmemesi sebebiyle usul ve yasaya uygun olarak takip yapıldığını belirterek itirazın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; murisin takipten önce öldüğü ve mirası ret süresi geçtikten sonra mirasçılar hakkında takip başlatıldığı, mirasın reddine ilişkin mahkeme kararlarının (Büyükçekmece 1. SHM 2016/255 E. ve İstanbul 10. AHM 2017/17 E.) ise 05.02.2021 tarihli icra takibinden önce sırasıyla 09.03.2016 ve 06.03.2020 tarihinde alındığı, icra takibinin mirasın reddi süresi geçtikten sonra başlatıldığı, İİK’nın 53 üncü maddesinin ve dolayısıyla İİK’nın 16 ncı maddesinin uygulama yeri bulunmadığı, (Yargıtay 12. HD 2017/8971 E. ve aynı mahiyetteki 2019/724 E. sayılı ilamları), borçluların başvurusunun, bu hali ile borca itiraz niteliğinde olduğu, mirasın reddi kararının icra takibinin kesinleşmesinden önceki bir tarihte alındığından itirazın süreye tabi olduğu, borca itirazın süresinde olduğu, borçluların mirası hükmen reddettikleri ve taleplerinin borca itiraz olarak nitelendirilmesi gerektiği gerekçesi ile itirazın kabulüne, takibin borçlular yönünden durdurulmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Alacaklı istinaf dilekçesinde; Mahmut Erdal’ın vefat etmesi nedeniyle mirasçılarına icra takibi başlattığını, taraflarınca reddi miras olgusunun bilinmediğini, davacıların bu noktada itiraz ve taleplerinin mesnetsiz olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; murisin 12.01.2016 tarihinde takipten önce vefat ettiği, mahkemenin de tespit ettiği üzere İİK’nın 53 üncü maddesine aykırı bir durumun bulunmadığı, ödeme emirlerinin mirasçılara tebliğ edildiği, mirasçıların da yasal beş günlük süre içinde mahkemeye müracaat ettikleri, itirazlarının hukuki temelini İİK’nın 169 uncu maddesi çizmekte olup, mahkemenin talebi bu bağlamda incelemesinin yerinde olduğu, davacıların takipten önce mirası reddettikleri, İstanbul 10. Asliye Hukuk Mahkemesinin ve Küçükçekmece 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin ilgili ilamları karşısında mahkemenin taleple ilgili hukuki tanı ve gerekçesinin yerinde olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Alacaklı, istinaf dilekçesindeki hususları tekrar etmek suretiyle Bölge Adliye Mahkemesinin kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinde mirasın reddi nedeniyle borca itiraza ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
İİK 169, 169/ a madde hükümleri

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup alacaklının temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

24.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Yorum bırakın